Özet
Özet
Önceden akciğer tüberkülozu (TB) nedeniyle tedavi görmüş olup, yeniden tedavi gerektiren, nüks ve ara verip dönen (AVD) HIV sero-negatif 65 olguda, majör TB ilaçları ile ‘yeniden tedavi’ protokolünün ülkemiz koşullarında etkinliği araştırıldı. Çalışmaya alınan olguların 43’ü (%66.2) AVD, 22’si (%33.8) nüks olarak değerlendirildi. Tedavi rejimi olarak 2 ay izoniasid (H) +rifampisin (R)+ morfozinamid (Z)+ etambutol (E)+ streptomisin (S), 1 ay HRZE, 5 ay HRE uygulandı. 63 olguya inisiyal ilaç duyarlılık testleri yapıldı. 37 olgu (%58.7) tüm ilaçlara duyarlıyken 26 olguda (%41.3) çeşitli direnç paternleri tespit edildi. ilaç duyarlılık test sonuçlarına göre tedavi rejimi değişikliği yapılmadı. 52 hastada değerlendirilen kümülatif bakteriyolojik konversiyon oranları: 1.ayda %44.2, 2.ayda %86.5, 3.ayda %98’dir. Duyarlı (DU) ve dirençli (Di) olgular arasında bakteriyolojik konversiyon oranları arasında istatistiksel olarak anlamlı fark saptanmamıştır. Di olguların, nüks ve AVD gruplarına dağılımında istatistiksel olarak anlamlı fark bulunmamıştır (sırasıyla %28.5, %52.4 p>0.05). Tedavi sonuçları incelendiğinde, kür 22 olguda (%33.8), tedavi tamamlama 17 olguda (%26.1), tedavi terki 20 olguda (%30.8), tedavi başarısızlığı 2 olguda (%3.1), ölüm 4 olguda (%6.2) saptanmıştır. Nüks ile AVD olguları arasında tedavi terk oranları sırasıyla %13.6 ve %39.5 ‘dir (p=0.06). Nüks ve AVD olgularının toplam tedavi başarısı sırasıyla %81.8 ve % 48.8’ dir (p=0.02). DU olgular ile Di olgular arasındaki tedavi sonuçlarında istatistiksel olarak anlamlı farklılık bulunmamıştır. Sonuç olarak, ülkemiz koşullarında majör TB ilaçları ile yapılan ‘yeniden tedavi’ rejiminin, bakteriyolojik takibinin ve kür oranının düşük buna karşılık olarak tedavi terk oranının yüksek olduğu görülmektedir. Nüks ve AVD olgular gibi daha fazla özellik gösteren olguların tedavisinde de öncelikle hasta uyumunun sağlanması, bakteriyolojik takip ile standart tedavi protokolleri uygulanması ile tedavi başarısı artırılabilir.