Özet
Özet
Kronik obstrüktif akciğer hastalığı (KOAH) olgularında depresyon sıklığını ve KOAH’ın evreleriyle depresyon arasındaki ilişkiyi araştırmak amacıyla, hastanemizde KOAH tanısıyla 18’i (%28.1) poliklinikten ve 46’sı (%71.9) yatarak izlenen 64 erkek hasta çalışmaya alındı. Hastaların sosyoekonomik koşulları, ilaç kullanım öyküleri, son bir yıldaki acil başvuru sayıları sorgulandı, solunum fonksiyon testleri ve arteriyel kan gazları analizleri yapıldı. Hastalar FEV1 düzeylerine göre, ATS (American Thoracic Society) sınıflaması kullanılarak, hafif (FEV1%50), orta (FEV1=%49-35), ağır KOAH (FEV1 <%35)
Altmış dört hastanın 17’si (% 26.5) hafif, 10’u (%15.6) orta, 37’si (%57.8) ağır KOAH olarak sınıflandı. Hastaların 19’una (%29.6) depresyon tanısı kondu. Hafif KOAH’lı hastalarda %23.5, orta derece KOAH’lı hastalarda %30, ağır KOAH’lı hastalarda %32 oranında depresyon saptandı. KOAH’ın evreleriyle, depresyon sıklığı arasında anlamlı ilişki saptanmadı. Poliklinikte izlenen ve yatarak tedavi olan KOAH’lı hasta gruplarının karşılaştırılmasında, yatarak tedavi olan KOAH’lı hasta grubunun depresyon skorları anlamlı olarak daha yüksek bulundu (Mann-Whitney U=272.5, p=0.034).
Hastaların depresyon skorları ile PCO2 düzeyleri arasında zayıf derecede korelasyon (r= 0.316) (p= 0.05) ve depresyon skorları ile FEV1 değerleri arasında zayıf derecede negatif korelasyon saptandı (r=-0.251) (p=0.05). Sosyal güvence varlığı, aileleriyle birlikte yaşama, düzenli ilaç kullanımı gibi sosyal faktörlerle depresyon varlığı arasında anlamlı ilişki saptanmadı. KOAH’lı hastalarda depresyonun, özellikle hastanede yatan hastalarda sıklıkla izlendiği, hastaların PCO2 ve FEV1 düzeyleriyle ilişkili olabileceğini ve sosyal faktörlerin depresyon gelişimini etkilemediği düşünüldü.